21 Mayıs 2009 Perşembe, 19.00 – 21.00 arası, IFEA’da Çağdaş Türkiye SemineriIFEA’da bilim insanı Jean Marcou’nun « Türk-Arap ilişkileri ».

Çağdaş Türkiye Semineri26 Şubat 2009 Perşembe, 19:00 – 21:00, IFEA’daIFEA’da bilim insanı olan Jean Marcou, « Türk anayasal hareketi ve « Sivil Anayasa tartışmaları » konulu bir konuşma yapacak.

Türkiye’de kamu/özel çağdaş ilişkilerin yeniden yapılandırmaları The reshaping of public-private relationships in contemporary Turkey *** IFEA, 12 octobre 2012 ANR TRANSTUR – CERI (groupe sociologie historique de l’économique) – IFEA   Konu – Katılımcılar – (Ré)écouter les interventions de la journée  Konu Importance croissante des acteurs privés dans la fourniture de services sociaux ; privatisations d’entreprises publiques ; délégations à des acteurs privés dans de nombreux secteurs d’activité : en Turquie comme ailleurs, ce qui est couramment qualifié de « néo-libéralisme » fait sentir ses effets. Tout en gardant un éclairage comparatif, l’objectif de cette journée d’étude est d’analyser la trajectoire de la Turquie en ce domaine, à travers le prisme des relations public/privé. Ce pays a longtemps été caractérisé par une économie dirigée, avant

« Alkol Hakkında, Türkiye’de ve Osmanlı İmparatorluğu’nda » SemineriMalte Fuhrmann (Orient-Institut)7 Kasım 2012 Çarşamba saat 19:00’da IFEA’da« Birahane/the Pub – Beer, the Drink of a Changing World (1838-1922) »Sunum İngilizcedir Orient-Institut’un « Reclaiming Istanbul Public Spaces in Past and Present » konferansları dizisiyle işbirliği içinde

Metnin eleştirel okuması (bağlantıya tıklayarak indirilebilir)Patrick Boucheron, « Introduction – Les boucles du monde : contours du XVe siècle « , P. Boucheron (ed.), Histoire du monde au XVe siècle, Paris, Fayard, 2009, s. 9-30.28 Kasım 2012 Çarşamba 16:00 – 18:00 IFEA’da

Nicolas Elias (Paris 10 Üniversitesi’nde etnomüzikoloji doktora öğrencisi)Seslerin kullanımından. Pontus dağlarının müzikal antropolojisi5 Nisan 2013 Cuma, saat 15:30’da IFEA’da Sunum Fransızcadır Bu tez, Trabzon’un hinterlandı olan bu eşsiz yerde (dağ izolasyonu, sakinlerine liberal olarak atfedilen şiddet ve aptallık, Türkiye’de epidermal tepkileri kışkırtan müziği ile) müziğin kullanımlarının araştırılmasıdır. Kuzey-Doğu Türkiye), Kafkasya’nın kapılarında, tıpkı (daha az ölçüde) olduğu gibi, neredeyse bir asır önce onları Kuzey’e yerleştiren nüfusun yer değiştirmesinde bu aynı müziklerin geleceği hakkında. Sürgün, özel müzik endüstrisi ve devlet folklorunun getirdiği değişimlere ve kırılmalara odaklanırken, müziğin kırsal bir topluluğu nasıl kurduğunu ve ortaya çıkardığını okumakla ilgili.